26 Aralık 2010 Pazar

Baş Belası Mantar!

Bir gün petshop'ın birinde sarımtırak bir prenses gördüm. İran kedisinin yanın da pek de ilgisiz kalmıştı. Kedilere bir bulaşan eve her gün bir kedi almak ister. İşte ben de bu duygularla Portakal'ımı aldım. Eve geldi ve aradan  hafta geçti. Günlük tüy bakımlarını yaparken bir de baktım diğer kedilerden çok daha fazla tüy döküyordu ve kepeklenme başlamıştı. Mantarla kısaca böyle tanıştım.

Portakal tüysüzleşmişti ve psikolojisi bozulmuştu. Yaklaşık bir ay boyunca araştırmadığım internet sitesi karıştırmadığım kitap konuşmadığım kedici ve veteriner kalmadı. Mantar aşısı vurdurmak istemedim çünkü karaciğeri neredeyse bitiren bir yöntem olduğu her yerde koca koca harflerle yazıyordu. Ayrıca kesin çözüm değildi bu, sadece microsporum canis'e karşı etkiliydi. Ne kadar dikkat etsem de Portakal'ın mantarı Mırnav'a da bulaştı. Ve daha sonra ayrı bir odada tuttuğumuz küçük kedimize de...  Derdim üç katına çıktı. Çocuklarımı bu halde görmek beni çok üzüyordu. Öncelikle ilk yaptığım şey üç kediyi de tutup bir veteriner kliniğine götürmek oldu. Veteriner'in tedavi yöntemi  ise ekim yapmadan mantar aşısı Biocan M vurmaktı. Üstelik kedilerden biri daha yeni iki aylık olmuştu, bir diğeri de daha 35 günlüktü. Bildiğiniz gibi mantar aşısı 12 haftadan evvel yapılamıyor. Veterinerden çıktım başka veterinerlere gittim. Hepsinin söylediği şey aynıydı... Laboratuvar muayenesi olmadan yapılan bu aşı ne tembel, ne ezberci bir tedavi yöntemiydi... 

Herkesin bildiği gibi ben de ketoral şampuanla başladım bu işe. Haftada bir kez her bir kediyi bu şampuanla yıkadım. Her akşam yatmadan kekik suyuyla yarayı temizleyip üzerine ketoral krem sürdüm. Hem mantarın cinsini bilmediğimden hem de mantarın bu pomatlara karşı bağışıklık gösterebilir olmasından ilaçları çeşitlendirdim. Bittikçe başka bir krem aldım. Bu gittiğim diğer veterinerin önerisiydi. Sprey (oceral) kullanılmasını kesinlikle tavsiye edilmedi malum kediler alkolden pek haz etmez. :). Bağışıklık güçlendirici olarak yine hekimimizin tavsiyesi ile  sabah akşam sanosol şurup verdim. Arada yemeklerine kuru ekmek mayası da kattım. Bildiğimiz Saccharomyces cerevisiae yani instant maya...

Evi zefiranla temizleyip evin mantar yükünü de hafiflettim. Lezyonlu bölgeleri yıkarken deriyi kazımadan temizleyecek bir bez kullanmakta yararlı olacaktı. Yine lezyonlu bölgeler tüylerden arındırılmalı ve tarama işlemi haftalık olarak devam etmeliydi. Bir başka yöntem de veteriner hekimimin tavsiyesiyle; ketoralli bir su hazırlayıp kediyi bu suda ıslatmak ve durulamadan kurulamak.

Kesinlikle dikkat edilmesi gereken bir şey daha var ki sürdüğünüz ilacın ve şampuanın kedi tarafından yalanmamasını sağlamak. Bunun için bir miktar yoğurdu ağzına sürüp onun oyalanmasını sağlayabilirsiniz.

Mantarla mücadelemiz devam ediyor, tek başıma değilim, veteriner hekim kontrolünde uygulamalara devam ediyorum. Bazı bölgelerde mantar hemen geçse de bazı bölgelerde inatçı kalabiliyor. Bıkmadan usanmadan sabırla devam!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder